24 Temmuz 2022 Pazar

Köleyi Anlamak Bölüm 1

Aslında basit gibi görünen ama basit olmasının dışında gayet derin bir konudur köleyi anlamak.  Köle ne ister sorusuna bir çok kişi cevap verebilir. Köle bir şey isteyemez, kölenin istek hakkı yoktur, sahibe ne isterse köle onu yapar, köle emirlere koşulsuz itaat eder, vs diye sıralayabiliriz. Peki kölenin hakkı isteği hiç mi olmaz? Bu soru sosyal medyada da arada ve çokça tartışılan bir konu. Nedense bu konuda sahibeler kesinlikle bir görüş belirtiyor. Bunun nedenine de şahsi düşüncelerimle kısaca değineceğim.

 

Konumuza dönecek olursak;

Kölenin de istekleri vardır. Köle olduğum ve bunu real anlamda yaşadığım için net olarak söyleyebilirim. Köle ilgi ve sevgi ister. Sevgi ve ilgiyi aşk olarak algılamak yerine bir örnekle ile anlatmak daha basit olur sanırım.

“Bir çiçek aldığınızı düşünün. Bu çiçeğe su veriyorsunuz, bakıyorsunuz yanı kısaca ilgi gösteriyorsunuz ve çiçek de karşılığında çiçek açıyor. Köleye ilgi gösterirseniz o da size aşkla şevkle sahibesine yada sahibine itaat eder.” Eğer sevmezseniz bir süre sonra sizin içinde köle içinde bu işkenceye dönüşür. Burada bahsettiklerimi bizzat yaşamış birisi olarak köle de ilgi istiyor.

Köleliği anlamak derin bir konu dediğimde derinlerine inersek, bunu biraz araştırmak gerekir. Köleliğin nereden geldiği, nasıl bu duygunun oluştuğu, hangi durumlarda tetiklendiğini anlamak, araştırmak ve sonucunda ne olduğunu kavramak hem kölenin hem de sahibenin aslında bir nevi görevidir.

Bir fetişin köle olmadığını ve kölelik süreci yerine kendine fetiş demesi ve bunu bilmesi gerçekten bazı şeyleri kavramış olmasını ve buna bağlı olarak kendini “köle” olarak nitelendirmemesi gerçekten doğru bir karardır. Şu anda sosyal medya dahil her yerde kölenin tanımı neredeyse tamamen değişti. Sosyal medyada kölenin anlamı şu şekilde;

·       Köle her emre itaat eder.

·       Köle finansaldır.

·       Köle sahibenin ihtiyaçlarını karşılamak zorundadır.

·       Köle itiraz edemez. İsteklerini veya uygulamalarda ( seans ) sınırı sadece sahibesi belirler.

 

2 maddesi doğru olmakla beraber her insanın olduğu gibi de kölenin sınırları vardır. Şimdi biraz daha derine inmeden kölenin Bdsm’deki anlamını kısaca açıklayabilirim;

·       Köle sahibesine veya sahibine itaat eder.

·       Kölenin sorunlarıyla sahibi ilgilenir.

·       Köle domunun ( dominatının sahip/ sahibe olarak algılanabilir) malı olduğunu

·       ve isteklerinin emir olarak algılanması gerektiğini bilir.

·       Kölenin sorunları veya belli düzeyde isteklerini saygı çerçevesinde sahibeyle paylaşmalı. Sahibenin karar yetkisi tavsiyesi emri burada da geçerlidir.

·       Kölenin sosyal yaşantısında domine edilmek yada edilmemeyi seçebilir. Bunu sosyal konumundan dolayı bilinmesini istememe hakkı bakidir.

·       Köle sahibesine itaat etmekle beraber bunun 4 duvarın dışına taşmasını da isteyebilir.

Bunun gibi seçenekleri çoğaltabiliriz. Bu saydıklarım başlıda kölenin olması gereken

konum ve kölenin yapması gerekenlerdir. Sosyal medyada öyle bir hal aldı ki, köle para veren onun dışında bir işe yaramayan bir varlık gibi görülüyor. Varlıktan kastım insan yerine konmaması. “Bir kişiyi köle olarak seçiyor ve sahipleniyorsanız onun ihtiyaçlarını karşılamayı otomatik olarak taahhüt etmiş olursunuz. Sahiplendiğiniz bir köpeğe, kediye, kuşa bakmıyor ihtiyaçlarını karışlamıyor musunuz? Buda böyle birşeydir. Köleye malım diyorsa dom ihtiyaçlarını da karşılamalı” Köle nasıl sahibesinin ihtiyaçlarını karşılıyorsa. İhtiyaç dediğimde tabi ki konunun içine cinsellik de giriyor. En çok tartışılan konulardan birisi de bu değil midir?

Ne kadar tartışılsa da bunun en net çözümü genelde sahibenin isteğine göre değişiyor. Bazı durumlarda sahibe kölenin boşalmaması yada sınırda durmasından zevk alabilir. Tam kontrol 😊

 

 

 Konuyu çok dağıttım toparlayayım.

            Köleliği çözebilmek için başlıca bazı kriterler illaki vardır. Kriterlerin dışında kölenin gerçekten bazı şeyleri kabullenmesi de gerekir. Bu kabullenme süresi; kısa, orta yada uzun bir şekilde gelişebilir, uzun bir süre alabilir. İnsanın bazı şeyleri kendine itiraf etmesi zor olabiliyor. Bunun geldiği yer aslında çocukluktur. Çocukluk döneminde gelişen olaylardan örnek olarak baskın otoriter bir anne veya baskın otoriter bir öğretmen. Gençliğinde baskın otoriter bir işyeri sahibi gibi durumlarda kişi fark etmeden domine ediliyor ve bir nevi köle olarak kullanılıyor. 2 tarafta bunun farkından olmadan hem sahibeliğini hem de köleliği yaşıyor. Buna dikkat ettiğinizde durumun bu olduğunu göreceksiniz.

            Nede kadar farklı şekilde bakmaya başlarsak asıl mesele ve sorunlar da kendiliğinden çözülecek ve anlaşılacaktır.